yuva dediğin bahçeli olmalı, çocuklar kışın da her gün bahçeye çıkıp oynamalı. yağmur, kar, çamur demeden çıksınlar her gün. söyledim. ama işte güneşli ve ılık bir kış günü ve çocuklar yine içerde.
-
Recent Posts
Recent Comments
defneninannesi on >pıtırcık kitapları ışko on annelik dersleri bir okul kitaplığı a… on >oliver jeffers yaseminz on parmak çikolata! yaseminz on parmak çikolata! Archives
- April 2011
- March 2011
- February 2011
- January 2011
- December 2010
- November 2010
- October 2010
- September 2010
- August 2010
- July 2010
- June 2010
- May 2010
- April 2010
- March 2010
- February 2010
- January 2010
- December 2009
- November 2009
- October 2009
- September 2009
- August 2009
- July 2009
- June 2009
- May 2009
- April 2009
- March 2009
- February 2009
- January 2009
- December 2008
- November 2008
- October 2008
- September 2008
- August 2008
- July 2008
- June 2008
- May 2008
- April 2008
- March 2008
- February 2008
- January 2008
- December 2007
- November 2007
- October 2007
- September 2007
- August 2007
- July 2007
- June 2007
- May 2007
- April 2007
- March 2007
- February 2007
- January 2007
- December 2006
- November 2006
- October 2006
- September 2006
- August 2006
- July 2006
- May 2006
- April 2006
- March 2006
- February 2006
- January 2006
- December 2005
- November 2005
- October 2005
- September 2005
Categories
- alıntı
- amsterdam
- annelik/babalık
- çocuk kitapları
- çocuklara
- çocukluk
- öneriler
- bebek
- cem'in günlüğü
- cem'in sevdiği tarifler
- doğum
- duyuru
- emzirme
- ev aktiviteleri
- eğitim/okul
- filmler
- fotolar
- gazete kupürü
- gündelik
- güzel şeyler
- gezi-inceleme kolu
- haftasonu önerileri
- hamilelik
- istanbul
- kitaplar
- link
- meşaz
- mim
- mutfak hikayeleri
- onur
- oyuncak
- rüya'nın günlüğü
- rufus
- sağlık
- slide
- tarif
- tv
- Uncategorized
- video
- yasemin
- şarkılar
Meta
>bence bahçe dediğin de hakiki bahçe olmalı, yani yerde böyle yeşil halı gibi sentetik bir şey tüylerimi diken diken ediyor benim. bahçede gerçek çim olmalı..
>Katilmamak mumkun degil, Yasemin.Biliyor musunuz, Istanbul’da cocuklarini yuvaya gonderen annelerin azimsanmayacak bir kismi cocuklarin disari cikarilmasina karsiymis. Cikarilmasini isteyenler de ancak sicak havalarda ama gunes tepede olmadiginda,vs vs izin veriyormus. Pandora&Veticello : Bu sefer de camurlandi, bocek elledi, ustu kirlendi, kene vsv vs gibi sikayetler oluyormus.Insan uzuluyor.
>Katilmamak mumkun degil, Yasemin.Biliyor musunuz, Istanbul’da cocuklarini yuvaya gonderen annelerin azimsanmayacak bir kismi cocuklarin disari cikarilmasina karsiymis. Cikarilmasini isteyenler de ancak sicak havalarda ama gunes tepede olmadiginda,vs vs izin veriyormus. Pandora&Veticello : Bu sefer de camurlandi, bocek elledi, ustu kirlendi, kene vsv vs gibi sikayetler oluyormus.Insan uzuluyor.
>evet. bu yeşil sentetik beni de hasta ediyor ama bizim başımıza çok absürd bi şey geldi: her yeri aradım taradım sırf şu yeşil şeyden serilmemiş gerçek bir bahçe bulabilmek için. buldum da. kocaman, gerçek bir bahçe. toprak, kocaman ağaçlar, yerden cevizleri toplayıp yerlerdi, kocaman bir kum havuzu vardı ayrıca ama 19 yıllık yuvanın mal sahibi cem oyun grubunda 1 senesini doldurduğu sırada ölünce varisleri orayı hemen müteahhide verdiler. yuva bir sokak ötedeki bu yuvayla birleşti. burasının yazın kocaman ağaçların altında, gölgeli eh bir bahçesi var, bisiklete falan binilebiliyor, çok da ufak değil ama öbür taraf bence rüya gibiydi her neyse burası benim bu mahallede girip gezmediğim tek yerdi. gerçi biraz bahçesi olan her yerde vardı bu plastik yeşilden… yok, sonuçta yürümekten bile vazgeçebilirdim adam gibi bir bahçe için.bahçesiz yuvalarda şunu söylediler bana: yazın sıcak, kışın soğuk zaten pek çıkılamıyor ki, olmaması o kadar da önemli değil. nasıl ama?evet ayşe nil sanırım veliler de istemiyor. cem bebekliğini sokaklarda geçirdi şimdi haftaiçi hep içerde.
>zaten bahçenin olup olmamasının bu kadar önemsiz bulunuşunun bizim eğitim sistemimizin nasıl bir karakterde olduğunu hemen gösteriveriyor. oysa, dışarıda, açık havada çocuklar hem daha mutlu oluyor, hem çok daha fazla şey öğreniyor. kilit altında daha kolay kontrol edilebiliyorlardır belki 🙂 ilk bulduğun yuvanın bahçesini gözümde canlandırdım, çok hoş bir yermiş, ceviz ağaçlarından düşen cevizleri yeme meselesini bizim çiftlikte yapıyoruz biz 🙂 bir de böcek olur, toprak olur falan diye çimen istemeyen insanlara da hayret ettim, bana kalsa hep köyde, çiftlikte yaşarım, çocuğum da her an toprakla iç içe olur.. insan doğayla birlikte olduğunda nefes aldığının farkına varıyor..
>hayret valla
>Oğluma bakıcı bakıyor. Geçenlerde akşam üstü komşularımdan biri geldi. Didem Hanım siz çalışıyorsunuz belki farkında değilsinizdir ama bakıcınız oğlunuzu bu karda kışta dışarı çıkartıyor dedi. Evet biliyorum ben söyledim dedim. Nasıl? bu havada çocuğu hasta edeceksiniz yazık günah dedi. Kusura bakmayın ama sanırım bu sizin sorunuzu değil dedim. Kapıyı kapattım. Sanırım apartmandaki soru(n)mlu insanlar oğluma acıyan gözlerle bakmaya devam edecekler. Omo reklamındaki gibi çocuklarımızı evlere kapatıyoruz. Ve bunlada gurur duyuyoruz.